Kepçe Kulak
Kepçe kulak, Latince “Prominauris”, İngilizce “Prominent ear” yani “belirgin kulak” olarak adlandırılan yapısal bir dış kulak anomalisidir. “Aurikula“ adı verilen kulak kepçesinin (sayvan) , kafatası ile olan açılanmasının artmasıyla bu görünüm oluşur. Kepçe kulak, en sık görülen kulak deformitesidir.
Fonksiyonel değil estetik bir problemdir. Yani kulağın işlevinde herhangi bir bozukluk yaratmayan, kozmetik bir problemdir. Bu kozmetik problem kişinin psikolojisini etkileyerek sosyal problemlere yol açabilir. Hatta yaşam kalitesini bozabilir. Özellikle çocuklarda, arkadaşları arasında özgüven kaybı yaşamasına, hatta depresyona yol açabilir.
Bu görünüme sebep olan durum, bazen kulak kepçesinin üst kısmındaki kıkırdak kıvrımlarının oluşmamasıdır. Yeterince gelişmemiş olan kıkırdak, normalden daha elastiktir ve yeterince kıvrım oluşmaması sebebiyle normalden daha fazla dışa açılanmıştır. Protruding (çıkıntı oluşturan) kulak ismi verilir. Hafif ya da şiddetli olabilir.
Başka bir bozukluk ise kulak kepçesinin orta kısmını oluşturan çukur şeklindeki kıkırdağın normalden daha büyük ve daha kavisli olması sonucu kulağın daha dışa doğru açılanmış şekilde görülmesidir. Fincan kulak (cup ear) olarak isimlendirilir.
Kulak memesi dediğimiz “lobül”de de yapısal anomali görülebilir. Lobülün normalden daha büyük olması ya da kafaya bitişik halde bulunması da söz konusudur.
Kepçe kulak nasıl tedavi edilir?
Kepçe kulak deformitesinin düzeltilmesi cerrahi operasyonla mümkündür. Deformitenin şiddetine göre cerrahi işlemin şekli değişmekle birlikte genellikle uygulanan “otoplasti” dediğimiz ameliyattır. Bu ameliyatta yapılan şey; kulak kepçesinin arka kısmından ufak bir kesi ile girilerek; bozukluğun durumuna göre kalıcı dikişler yardımıyla kıkırdakta olması gereken kıvrımları oluşturarak açılanmasını değiştirmek ve/veya kulak kıkırdağından bir parçayı keserek çıkarmaktır. Kıkırdağı şekillendirme amaçlı kullanılan kalıcı dikişler cildin altında bırakılırken, ciltteki kesiyi kapattığımız dikişler geçici süre burada kalmaktadır.
Kullanılan dikişin cinsine göre ciltteki dikişler ameliyattan belli bir süre sonra alınabilir ya da kendi eriyebilir. Ciltteki kesi, kulağın arkasında, görünmeyen bir bölgede olsa bile iz kalma ihtimalini en aza indirecek teknikle dikilir. Çoğunlukla iz kalmaz, ameliyat bölgesi fark edilmez.
Ameliyat için en uygun yaş nedir?
Anne karnında fetal hayatta şekillenen kulak kepçesinin gelişimi doğumla birlikte devam eder, 5-6 yaşlarında ortalama %80’inin gelişimi tamamlanmış olur. Operasyonun çocuk okula başlamadan 5-6 yaşlarında yapılması önerilir. Okul çağı çocukları karşısındakinin fiziksel özelliklerinde gördükleri kusurları söyleme konusunda acımasız olabildikleri için okul öncesi ameliyat daha uygun olacaktır. Böylelikle okul döneminde yaşanabilecek sosyal sorunlar, psikolojik bozukluklar önlenmiş olacaktır. Beden algısı bozulmadan kulak düzeltileceği için, kepçe kulak ameliyatının okul öncesi dönemde yapılması, aynı zamanda çocuğun beden algısı bozulmadan yeni görünümüyle sosyal çevresine daha kolay adapte olmasını da sağlar ve öz güven sorunlarını önler. Bununla birlikte sonrasındaki her yaşta operasyon yapılabilir. Erişkin yaşlarda da bize bu şikayetle gelip operasyon yapılan hastalarımız vardır.
Ameliyat sonrası bakım ve kontrol nasıl oluyor ?
Ameliyatın bitişinde operasyon bölgesini koruma amaçlı kulaklara sargı ile pansuman yapılır. 2-4 gün sonra bu sargı çıkarılır ve kulak tekrar sarılır. Ameliyat sonrası 1. haftada sargı tekrar çıkarılır ve hafif bir pansumanla sarılır. Cilt dikişi sırasında kendiliğinden eriyen dikişler kullanılmadıysa 1.haftada bu dikişler alınır. Sargılar tamamen çıktıktan, 6-8 hafta boyunca aralıklı olarak gün içinde ve özellikle gece yatarken tenisçi bandajı kullanarak kulakları örtmesi önerilir.