Biyopsi nedir ve nasıl yapılır?
Biyopsi işlemi; muayeneyle veya radyolojik görüntüleme metodlarıyla saptanan bir kitlenin, iyi huylu - kötü huylu ayrımını yapmak için başvurulan bir tanı yöntemdir. Çoğunlukla radyoloji uzmanı tarafından gerçekleştirilir. İşlem sonucunda, alınan örnek patoloji uzmanı tarafından değerlendirilir. İnce iğne ve kalın iğne biyopsisi diye iki tipi vardır.
İnce iğne aspirasyon biyopsileri (İİAB); Daha çok tiroid, lenf nodu, submandibuler bez, parotis bezi, ve yumuşak doku lezyonlarında kullanılır. Yutma güçlüğü, boğazda takılma hissi, boyunda şişlik, ses kısıklığı gibi semptomlara neden olan bir tiroid nodülü biyopsi gerektirebileceği gibi; ultrasonografik özellikleri kanser şüphesi taşıyan nodüller de biyopsi yapılmasını gerektirir. Tiroid nodüllerinin % 5 ‚inin kanser olduğu göz önünde bulundurulduğunda, biyopsinin ne kadar önemli bir tanı yöntemi olduğu ortadadır. Boyunda veya koltuk altında saptadığımız lenf bezeleri bazen ultrasonografide değerlendirdiğimiz kriterlere göre kanser şüphesi taşır. Bu tarz lenf nodlarını incelemek için en sık başvurduğumuz yöntem ince iğne biyopsidir. Tükrük bezlerinde saptanan kitleler, yumuşak doku tümörleri, meme lezyonlarında da ince iğne biyopsisi kullanılır.
İşlem oldukça basit ve neredeyse ağrısızdır. İşlem yapılacak yer özel solüsyonla temizlenir. Ultrason eşliğinde görerek, ince bir enjektör iğnesiyle lezyonun içine girilir. İstenen miktarda örnek alındıktan sonra işlem sonlandırılır. Ultrason altında işlemi gerçekleştirmek hem doğru yerden örnek almamızı, hem de sağlam dokulara zarar vermememizi sağlar. İşlem oldukça güvenlidir, parça alınan dokuya zarar vermez. Yaklaşık 5 dk sürer.
Kalın iğne biyopsileri; Kalın iğne biyopsilerine core biyopsi veya tru cut biyopsi adı da veriliyor. Meme kitleleri başta olmak üzere; karaciğer, böbrek, akciğer gibi organlarda tercih edilen bir yöntemdir. Boyun bölgesindeki büyük kitlelerde ve nadiren tiroid nodülleri içinde kullanılır. Memede ele gelen kitle, sertlik, şişlik,ağrı gibi yakınmalarla gelen hastalarda saptanan lezyonların değerlendirilmesinde kullanılır. Ultrasonografi lezyonun solid (katı) kistik (sıvı) ayrımını yapar. Özellikle katı yapıda meme kitlelerinin histolojik olarak incelenmesi; dolayısıyla biyopsi yapılması gerekir.
Kalın iğne biyopsilerinde, lokal anestezi yapıldıktan sonra, ultrasonda görerek lezyondan özel bir iğne vasıtası ile doku parçası alınır. Alınan parçanın büyüklüğü kullanılan iğnenin özelliklerine göre değişir. Alınan parça özel bir solüsyonla patoloji laboratuvarına gönderilir. Ultrason kılavuzluğunda yapılan biyopsi işlemi, doğru yerden parça almayı sağladığı gibi; biyopsi işlemini de kolaylaştırır ve çevre dokuların tahrip olmasını engeller.
Kurumumuzda gerçekleştirilen başlıca biyopsi işlemleri şöyledir:
- Tiroid biyopsi
- Tükrük bezi biyopsi
- Lenf bezesi biyopsi
- Boyun kitleleri biyopsi
- Meme biyopsi